LÜKSEMBURG
Lüksemburg veya resmi adı ile “Lüksemburg Büyük Dükalığı (Grand Duchy of Luxembourg)” Kuzeybatı Avrupa’da yer alır. Fransa, Almanya ve Belçika ile komşudur. 2586 km² yüzölçümü ile Avrupa’nın küçük ülkelerinden biridir. Tarihsel olarak Hollanda ve Lüksemburg ile birlikte “Alçak Ülkeler (Low Countries)” olarak bilinir.
Lüksemburg topraklarında tarih öncesi çağlarda yaşayanlarla ilgili bilgiler sınırlıdır. Günümüzdeki ülke topraklarına M.Ö.II. yüzyılda Keltler, M.Ö. 58-51 yılları arasında Roma İmparatorluğu hakim olmuştur. 963 yılında “Kont Siegfried” tarafından Bock Kayalıkları’nda bir kale, 965 yılında da bu kaleyi ve çevresindeki yerleşimi çevreleyen ilk şehir duvarları yapılmış, böylece günümüzdeki Lüksemburg’un temelleri atılmıştır. XIV. yüzyılın başında Lüksemburg ve Bohemia birleşmiş, 1354 yılında dükalık olmuştur. Ülke toprakları 1443 yılında “Burgundy Düklüğü’nün (Burgonya Düklüğü)” yönetimi altına girmiş, 1447 yılında evlilik yoluyla Habsburg’ların eline geçmiştir. Habsburgların bölünmesi ile Habsburg İspanya’nın egemenliğine giren Lüksemburg 1684 yılında Fransa kralı XVI. Louis tarafından işgal edilmiş, 1697 yılında tekrar Habsburg’ların yönetimine girmiş, 1794-1815 yılları arasında Fransızların işgali altında kalmıştır.
1815 Viyana Kongresi’nde kuzey ve güneydeki Alçak Ülkeler’in birleştirilmesi kabul edilmiş, Belçika ile Hollanda birleşmiş, “Birleşik Hollanda Krallığı” adını almış, özerk Lüksemburg Büyük Dükalığı bu ülkeye bağlanmıştır. 1830 yılındaki ayaklanmadan sonra Belçika 21 Temmuz 1831 tarihinde bağımsızlığını ilan etmiştir. Belçika’nın isyanına katılan Lüksemburg önce Hollanda’dan bağımsızlık kazanmış, 1867 yılında “Londra Anlaşması” ile de tarafsız devlet olmuştur. Ülke I. Dünya Savaşı sırasında Almanya tarafından işgal edilmiş, 1922 yılında Belçika ile ekonomik ittifak kurmuştur. II.Dünya Savaşı’nda tekrar Almanya tarafından işgal edilmiş, bu işgallerden büyük zarar görmüştür. Savaş sonrası bağımsızlık kazanan ülke ekonomik olarak büyük bir gelişme göstermiştir. Ülke AET, Benelüks (Benelux) Topluluğu’nun ve birçok uluslararası örgütün kurucu üyelerinden biridir.
Lüksemburg meşruti monarşi ile yönetilir. Dünyada dükalık olan tek ülkedir. Ülke idari açıdan “Diekirch”, “Grevenmacher” ve “Lüksemburg” olmak üzere 3 eyalete bölünmüştür. Eyaletler 12 kantona, kantonlarda 16 komüne ayrılmıştır. Komünlerden 12 tanesi şehir statüsüne sahiptir. Başkenti ve en büyük şehri Lüksemburg Şehri’dir. Diğer büyük şehirleri arasında “Esch-sur-Alzette” ve “Dudelange” ” sayılabilir.
Ülke yaklaşık 500.000 nüfusa sahiptir. Nüfusunun üçte birinden fazlasını İtalya ve Portekiz başta olmak üzere çeşitli ülkelerden gelen göçmenler oluşturur. Nüfusun %87’si Katolik, kalanı Protestan, Rum Ortodoks, Musevi, Müslüman ve diğerleridir.
Lüksemburg’’da Lüksemburgça ulusal, Lüksemburgça, Fransızca ve Almanca resmi dildir. Okullarda üç dil yanında İngilizce de öğretilir. Bu nedenle ülkede dil sorunu ile karşılaşmazsınız.
Lüksemburg yazın serin kışın soğuk bir iklime sahiptir. Ülkeye gitmek için en uygun zaman nisan ayı ortasından ekim ayı ortasına kadar olan dönemdir. Her mevsim yağışlıdır. Bu nedenle yanınızda mutlaka şemsiye ve yağmurluk bulundurmanızda yarar vardır.
Lüksemburg kişi başına milli gelir ortalaması dünyada en yüksek olan ülkedir. Tarım ülke ekonomisinde sınırlı bir paya sahiptir. 1960 yılına kadar demir ve çelik ana endüstri iken, daha sonra kimyasallar, kauçuk işleme ve elektrik malzemeleri alanında ülkede büyük bir gelişme sağlanmıştır. Ülke Avrupa Birliği’nin bankacılık ve sigortacılık merkezidir. Avrupa Yatırım Bankası yanında 220’den fazla banka bulunur. Avrupa medya merkezlerinin bir bölümü de Lüksemburg’dadır.
Lüksemburg’un para birimi Euro’dur. Kredi kartı kullanımı yaygındır. Hediyelik eşya sayısı sınırlıdır. Magnet, beyaz şarap, birkaç süs eşyası dışında hediyelik eşya bulmanız oldukça güçtür.
Lüksemburg mutfağı Fransa ve Almanya mutfağının etkisinde kalmıştır. “Judd matt Gaardebounen”, “Friture de la Moselle”, “Pike in Riesling Sauce”, “Wild Boar” yerel yemeklerden bazılarıdır. Lüksemburg’da “Moselle Vadisi’ndeki” üzümlerden elde edilen beyaz şaraplar çok tanınmıştır. “Riesling”, “Pinot Girls”, “Pinot Noir”, “Elbing” önemli şarap markalarıdır. Yerel biralar arasında “Diekirch”, “Mousel” ve “Bofferding” sayılabilir.
Lüksemburg güvenli bir ülkedir. Eğitim (okuma yazma oranı %100) ve gelir düzeyinin çok yüksek olması nedeniyle önemli bir güvenlik sorunu ile karşılaşmazsınız.
Lüksemburg Şehri ülkenin en fazla ziyaret edilen yeridir. Ancak Lüksemburg Şehri dışında ülkenin farklı özelliklere sahip bölgeleri ve şehirleri bulunur. Ülkenin kuzeyinde “Arden Dağları (Luxemburg Ardennes)” yer alır. “Oesling” veya Lüksemburgça “Éisléck” olarak bilinen bu bölgede nehirler, vadiler, ormanlar, 559 metre ile ülkenin en yüksek tepesi olan “Kneiff” bulunur. “Clervaux”, “Wiltz”, “Vianden” kuzey bölgesinin önemli yerleşimleri arasındadır. Ülkenin merkezi bölümü “Gutland” olarak bilinir. “Mersch”, “Ettelbruck” ve ”Diekirch” buradaki önemli yerleşimlerdir. Bu bölgenin doğusunda yer alan “Küçük İsviçre (Müllerthal)” kayalıklar ve ormanlarla kaplıdır. Ortaçağ şehri “Echternach” kilisesi, kalesi, Roma Kamp alanı ile tanınmıştır.
Ülkenin güneyi; güneybatı ve güneydoğu bölümlerinden oluşur. Ülkenin güneybatısında yer alan “Kızıl Topraklar” “Minett” ülke sanayinin merkezidir. Demir çelik tesisleri ve ülkenin ikinci büyük şehri Esch-sur-Alzette ve Dudelange bu bölgededir. Ülkenin güneydoğusu; Lüksemburg Almanya sınırındaki Moselle Nehri’nin batı tarafı “Luxembourg Moselle”; üzüm bağları ve şarap imalathaneleri ile tanınır. “Remich, “Ehnen”, “Grevenmacher” bu bölgede şarap imalathanelerinin bulunduğu bazı yerleşimlerdir. Lüksemburg Şehri’nden bölgeye şarap tadım turları düzenlenmektedir.
Aşağıda Lüksemburg’da görme olanağı bulduğum Lüksemburg Şehri hakkında kısa bilgiler verilmektedir.
LÜKSEMBURG ŞEHRİ- LUXEMBURG CITY
Lüksemburg şehri yaklaşık 80.000 nüfusu ile ülkenin en büyük şehri ve başkentidir. Ülke nüfusunun beşte biri yaşar.
Lüksemburg şehrine Türkiye’den uçakla gidebilirsiniz. “Findel Uluslararası Havaalanı” şehre 5 kilometre uzaklıktadır. Havaalanı’ndan Üst Şehir’deki “Merkez Bölgesi’ne (Centre)” ve “Tren İstasyonu’na (Gare Centrale)”, 15-20 dakikada bir kalkan, şehir otobüsü ile 30-45 dakikada ulaşabilirsiniz. Otobüs sürücüsünden alacağınız bilet tüm kamu araçlarında 2 saat süre ile geçerlidir. Süre bileti makinelerde damgalattığınız andan itibaren başlar. Şehre ayrıca Fransa (Paris, Strasbourg, Metz), Almanya (Trier, Cologne (Köln), Koblenz), Belçika (Brüksel, Liège) ve Hollanda (Amsterdam) gibi çevre ülkelerden ve şehirlerden trenle de ulaşabilirsiniz. İçinde bir Turizm Bürosu bulunan Tren İstasyonu’nun hemen yakınındaki otobüs duraklarından kalkan otobüslerle Merkez Bölgesi’ne, şehrin diğer bölgelerine ve havaalanına ulaşabilirsiniz. Ayrıca istasyonunun önündeki “Gar Meydanı’na (Place de la Gare)” bağlanan “Avenue de la Liberté” boyunca yürüyüp, Adophe Köprüsü’nden geçerek Merkez Bölgesi’ne ulaşabilirsiniz. Otobüs veya Brüksel şehrinden kalkan yerel turlar da şehre gitmek için başka bir seçenektir. Lüksemburg ile çevre ülkeler arasındaki mesafelerin kısa olması nedeniyle ülkedeki karayolu ve demiryolunda her zaman yoğun bir seyahat ve iş trafiği söz konusudur.
Lüksemburg’u; Lüksemburg Şehri’nde konaklayarak çok kısa süre içinde tren, otobüs veya kiralık araba ile dolaşabilirsiniz. Şehrin içini dolaşmak için otobüs veya Turizm Bürosu’ndan kiralayacağınız bisikleti kullanabilirsiniz. Ülkede farklı fiyatta ve sürede geçerli olan, bazılarını şehir içi otobüs, tren veya şehirlerarası otobüslerde kullanabileceğiniz çeşitli bilet türleri bulunur. Bu biletlerle ilgili ayrıntılı bilgiyi Turizm Bürosu’ndan, tren istasyonundan veya otelinizden öğrenebilirsiniz. Şehirde birkaç gün kalacaksanız otelinizden veya Turizm Bürosu’ndan alacağınız, ulaşım araçlarına ücretsiz binmenizi ve müzelerde indirim almanızı sağlayan “Luxembourg Card” kullanmanızda yarar vardır.
Lüksemburg şehri oldukça küçük bir şehirdir. Bu nedenle şehrin görülmesi gereken yerlerini harita yardımıyla yürüyerek gezebilirsiniz. Ayrıca Turizm Bürosu’nun düzenlediği çeşitli seçenekli yürüyüş turlarına katılabilir. “Constitution Meydanı’ndan (Place de la Constitution)” kalkan, 8 farklı noktada duran, Hop on- Hop off ile şehri gezebilir. Aynı meydandan nisan başı ile ekim sonu arasında kalkan mini tren “Pétrusse Express” ile “Pétrusse Vadisi’ni (Vallée de la Pétrusse)” bir saatte dolaşabilirsiniz.
Lüksemburg Şehri Avrupa’daki diğer şehirlerden çok farklı bir coğrafi konuma sahiptir. Şehir nehir yerine çok derin vadi ile bölünmüştür. “Pétrusse” ve “Alzette” Nehirleri bu vadinin tabanında yer alır. Bu nedenle şehir “Üst Şehir” ve “Alt Şehir” olarak ikiye ayrılır. Üst Şehrin farklı bölgeleri birbirine köprü ve viyadüklerle bağlanmıştır. Vadinin içindeki Alt Şehir’e merdivenler, dik yollar veya asansörle inilmektedir. Yemyeşil, tarihi evlerin, kiliselerin, kalelerin yer aldığı Eski Alt Şehrin muhteşem görünümü Üst Şehrin farklı noktalarından, vadinin üzerindeki köprülerden seyredilmektedir. Lüksemburg şehri inanılmaz güzel görünümü ile sizde sürekli fotoğraf çekme arzusu uyandırır.
Üst Şehrin “Merkez Bölgesi (Centre)” şehrin alışveriş ve kamu binalarının bulunduğu yerdir. Bu bölgede “Petrusse Vadisi’ne (Valée de la Pétrusse)” tepeden bakan ana cadde “Boulevard F.D.Roosevelt” inanılmaz güzel bir Gare bölgesi, Petrusse Vadisi ve Adolphe Köprüsü manzarasına sahiptir. Roosevelt Bulvarı’nın üzerinde; tarihi binalar, oteller, 1882 yılında yapılan “Casino Luxembourg (Forum d’art Contemporain)” olarak bilinen “Çağdaş Sanat Forumu” yer alır.
Bulvarın üzerinde; geçmişte “Beck Bastion (kale hurcu)” günümüzde meydan olan “Anayasa Meydanı (Place de la Constitution)” bulunur. Meydan aynı zamanda Petrusse treni ile Hop on- Hop off otobüslerinin başlangıç noktasıdır. Bu küçük, çok güzel manzaralı meydanın, ortasında 12 metre yüksekliğinde, üzerinde altın bir kadın heykeli bulunan piramit şeklindeki anıt “Monument du Souvenir Gëlle Fra” yer alır. Anıt Lüksemburg için ölen askerlerin anısına yapılmıştır. Meydanın yan tarafında, meydandan biraz daha aşağıda, diğer kale hurcunun üzerinde, ortasında büyük bir Lüksemburg bayrağının dalgalandığı çok güzel bir park bulunur. Meydanın yanındaki taş merdivenlerden XVII. yüzyılda Habsburg İspanyası tarafından kayaların içine oyulan ve halen bir bölümü açık olan uzun tünele “Casemates de la Pétrusse” bir giriş yer alır. Tüneli haziran ayından eylül ayına kadar, 11.00-16.00 saatleri arasında, rehberli turla gezebilirsiniz. Arzu ederseniz taş merdivenlerden aşağıya inerek vadinin bu bölümündeki yemyeşil park alanını, kale duvar ve kalıntılarını ve az sayıda evi görebilir. Ayrıca Adophe Köprüsü’nü alttan seyredebilirsiniz. Yemyeşil, büyük ağaçların bulunduğu vadiden köprü çok güzel görünür. Ayrıca tabanından Pétrusse Nehri akan vadideki yemyeşil alandan yürüyerek Alzette Vadisi’ndeki Grund bölgesine ulaşabilirsiniz. Vadide kayalıkların dibinde gördüğünüz “St. Quirin” XI. yüzyılda yapılmış şehrin en eski şapelidir.
Üst Şehrin “Merkez Bölümü’nün (Centre)” ana meydanını Boulevard F.D. Roosevelt iç tarafında yer alan “Place d’ Armes” oluşturur. Bu meydanın etrafı otel, restaurant, cafe haline çevrilmiş tarihi binalarla doludur. Sürekli kalabalık olan meydanın ortasındaki küçük üstü kapalı platformda yaz akşamları konserler verilmektedir. Meydanda; Lüksemburg’un iki tanınmış şairinin (Michel Lentz ve “Edmond de la Fontaine) heykelin bulunduğu bir çeşme hemen dikkatinizi çeker. Meydandaki tarihi bina “Cercle Municipal-City Palace” günümüzde kültürel faaliyetler için kullanılmaktadır. Bu binanın yan tarafından meydana bağlanan, eski başpiskopolos konutunun yer aldığı dar sokak “Rue du Curé” üzerinden bir pasajla şehrin diğer önemli meydanı olan “Place Guillaume II” ulaşabilirsiniz. Turizm Bürosu’nun bulunduğu bu meydanın ortasında gördüğünüz bronz heykel Alçak Ülkeler ve Lüksemburg Büyük Dükalığı Kralı ve Büyük Dükalığı’nın kurucusu II.William (Fransızca II.Guilllaume) anısına yapılmıştır. 1830-1838 yılları arasında inşa edilen Neo- klasik “Belediye Binası (Hôtel de Ville)” meydandaki en önemli binadır. Binanın önündeki merdivenlerin iki tarafına 1931 yılında iki aslan heykeli eklenmiştir. Bu meydandan biraz yürüyerek, 1570’li yıllarda Şehir Meclis binası olarak yapılan, 1890 yılında Dük ve ailesinin resmi konutu olan ancak günümüzde dük tarafından sadece resmi toplantılar için kullanılan “Büyük Dükalık Sarayı’na (Palais Grand Ducal)” ulaşabilirsiniz. Yapıldığı tarihten itibaren sürekli yenilenen saray sivri kuleleri ile dikkat çekicidir. Sarayın bitişiğinde “Mebuslar Konutu (Chambre des Députés)” yer alır.
Place de la Constitution ve Place Guillaume II yürüyüş mesafesinde, her ikisinden de kuleleri görülen Gotik Katedral “Cathédrale Notre Dame” pencerelerindeki vitraylarla görülmeye değer güzelliktedir. Cizvit Kolej Kilisesi olarak 1613 yılında yapımına başlanan kilise 1870 yılında katedrale dönüştürülmüştür. Katedralin ve Büyük Dükalık Sarayı’nın civarında çok sayıda tarihi bina bulunur. Bu binaların büyük bölümü halen bakanlık binası veya resmi daire olarak kullanılmaktadır. Katedral ile saray arasındaki bölgede etrafı hükümet binaları ile çevrili “Place Clariefontaine” yer alır. Bu meydanın ortasındaki küçük heykel “Grand Düşes Charlotte” aittir.
Üst Şehrin Merkez Bölümü’ndeki ara sokakların çoğu trafiğe kapalı alışveriş sokaklardır. Bu temiz, bakımlı sokaklarda yürümek veya şık giyimli insanların oturduğu, çok lezzetli kahve ve pastaların bulunduğu cafelerde oturmak çok keyiflidir. Ancak şehirde Place d’Armes dışındaki cafelerin çoğu ve tüm alışveriş yerleri saat 18.00’de kapanmaktadır. Bu nedenle alışverişinizi 18.00’den önce yapmanız gerekir. Lüksemburg şehrinde hediyelik eşya satan sadece birkaç tane dükkan ve az sayıda hediyelik eşya çeşidi bulunur. Bu nedenle ilk gördüğünüz dükkandan hediyelik eşya almanızda yarar vardır. Merkezdeki ana alışveriş sokaklarını ise “Neuve Rue Philippe II” ve “Grand Rue” oluşturur. Yazın sokak cafeleri ile dolu Grand Rue üzerinde “Koyun Pazarı” adını taşıyan heykel ilginçtir. Grand Rue bağlanan “Rue des Capucins” üzerinden “Capucins Tiyatrosu’na (Théâtre des Capucins)” ulaşabilirsiniz.
Üst Şehrin Merkez Bölgesi (Centre), Boluveard F.D. Roosolvelt üzerinde yer alan Adolphe Köprüsü ve Viaduc Passerelle ile Üst Şehrin Tren İstasyonu Bölgesi’ne (Gare) bağlanır.
Lüksemburg Şehri’ni tanıtan tüm fotoğraflarda gördüğünüz “Adolphe Köprüsü (Pont Adolphe)” 308 metre uzunluğunda, 44 metre yüksekliğinde bir taş köprüdür. Köprü inanılmaz güzel Pétrusse Vadisi ile Üst Şehir manzarasına sahiptir. Köprünün tam orta yerine geldiğinizde köprünün her iki tarafını ve Pétrusse Vadisi’ni seyretmeye doyamazsınız. 1900-1903 yılları arasında yapılan köprünün Tren İstasyonu tarafındaki ayağında yer alan küçük meydanın “Place de Metz” kenarında, saat kuleli, şato görünümündeki büyük bina 1913 yılında yapılan “Lüksemburg Devlet Bankası’dır (Banque et Caisse d’Epargne de I’Etat)”. Köprüye ve Place de Metz bağlanan “Avenue de la Liberté” her iki tarafı farklı tarzlarda yapılmış, tarihi binaların, küçük park ve meydanların yer aldığı geniş bir caddedir. Caddenin bir ucunda yer alan “Gar Meydanı (Place de la Gare)” üzerinde 1907-1912 yılları arasında yapılan şık “Tren İstasyonu (Gare Centrale)” bulunur. İstasyonunun önündeki Gar Meydanı’na bu cadde dışında alışveriş caddesi “Avenue de la Gare” de bağlanır. Bu cadde “Paserelle Viyadüğü (Viaduc Passerelle)” ile Pétrusse Vadisi (Vallée de la Pétrusse) üzerinden Üst Şehrin Merkez Bölgesi’ne ulaşır.
Adolphe Köprüsü ile Paserelle Viyadüğü arasındaki vadiye tepeden bakan cadde “Boulevard de la Pétrusse” ve ona bağlanan sokaklar görülmeye değer güzelliktedir. Özellikle caddeden vadi ve karşı taraftaki Boluveard F.D. Roosolvelt çok güzel görünür.
Adolphe Köprüsü’ne Şehrin Merkez Bölümü’nden (Centre) bağlanan “Boulevard Royal” modern banka, ofis ve sigorta şirketi binalarının bulunduğu geniş bir caddedir. Caddenin köprüye yakın tarafındaki “Place Emile Hamilius” üzerinde otobüs durakları, 1908-1910 yılları arasında yapılan Rönesans tarzı Postane Binası ve Şehir Kütüphanesi yer alır.
Boulevard Royal devamında yer alan Üst Şehir’deki “Charlotte Köprüsü (Pont Grande Duchesse Charlotte)” şehir merkezi ile “Limpertsberg” bölgesini “Kirchberg Platosu’na” bağlamaktadır. Köprü 1962-1966 yılları arasında çelikten yapılmış, kırmızı renge boyanmıştır. 355 metre uzunluğundaki Charlotte Köprüsü üzerinden araba ile geçerken inanılmaz güzel “Alzette Vadisi” ve bu vadide yer alan Alt Şehir manzarası görülür. Köprüye bağlanan “Kirchberg” bölgesindeki “Avenue J.F.Kennedy” modern binaların, lüks apartmanların, bankaların, modern alışveriş merkezlerinin, ilginç binası ile Lüksemburg Filarmoni Orkestrası, Ulusal Spor ve Kültür Merkezi, Lüksemburg Sergi ve Kongre Merkezi gibi binaların bulunduğu uzun bir caddedir. Caddenin köprüye yakın kuzey ve güney bölümü Avrupa Birliği kurumlarına ev sahipliği yapar. Avrupa Yatırım Bankası, Avrupa Komisyonu, Avrupa Parlamentosu’nun üç binasından biri (Diğerleri Fransa Strasbourg ve Brüksel) ve bazı Avrupa Birliği ile ilgili binalar bu alanda bulunur. Kirchberg Platosu’nun Alzette Vadisi tarafındaki eteklerinde, 1732 yılında Habsburg Avusturyası tarafından inşa edilen eski kale “Fort Thüngen’den” kalan “Trois Glands” bulunur.
Eski Şehir şehrin en güzel bölgelerinden biridir. Büyük Dükalık Sarayı’nın bitişiğindeki Mebuslar Konutu’nun yan tarafındaki “Rue de I’Eau” sizi Eski Şehrin merkezi “Marché –aux Poissons” ulaştırır. “Eski Pazar” veya “Balık Pazarı” olarak da bilinen bu meydanda tarihi binalar ve “Ulusal Tarih ve Sanat Müzesi (Musée National d’Historie et d’Art)” yer alır. Marché –aux Poissons çevresindeki inişli, çıkışlı dar sokaklar farklı dönemlerde yapılmış “Adalet Sarayı (Palais de Justice)” gibi önemli tarihi binalar ve evlerle doludur. Eski Şehri tanımak için Marché –aux Poissons çevresindeki sokakları dolaşmanız, Alzette Vadisi’nin tabanındaki Alt Şehir bölümüne inmeniz gerekir. Bu sokaklardan meydanın kuzey tarafına doğru devam eden sokakta Ortaçağ’dan kalan “Üç Kuleleri “Trois Tours-Three Towers” görebilirsiniz.
XVII. yüzyılda Habsburg İspanyası ve Fransa tarafından yapılan üstteki St Esprit Platosu ile alttaki Bock arasında uzanan “Chemin de la Corniche- The Promenade de la Corniche” bir tarafta tarihi evler diğer tarafında Alzette Vadisi ve Alt Şehir manzarası ile inanılmaz güzel bir manzaraya sahiptir. Üst taraftaki “St Esprit Platosu (Plateau du St.Esprit)” üzerindeki “Esprit Meydanı’nda” 1685 yılında yapılan ”Esprit Kalesi (Citadelle du Saint Esprit)” ile buradaki “Cannon Tepesi’nde “Ulusal Dayanışma Anıtı (Monument Nationale de la Solidarité)” yer alır. St.Esprit Meydanı’ndaki asansörle Üst Şehir’den Alt Şehir’deki “Plateau Rham” üzerindeki Grund bölgesine inebilirsiniz. Bir başka sokak “Rue du St Esprit” üzerinde şehrin en önemli müzesi “Lüksemburg Tarih Müzesi (Musée d’Historie de la Ville de Luxembourg) ” yer alır. “Rue Large” ise sizi nehir üzerinden yukarıdan alçalarak inen bir köprü ve “Maréchal Vauban” tarafından yapılan eski bir kapı ile Grund bölgesine ulaştırır.
Marché –aux Poissons hemen yakınında yer alan “Eglise St.Michel Kilisesi” X. yüzyıl şapeli üzerine en son XIV. Louis tarafından yaptırılmıştır. Nehir üzerinden geçen köprü sokak “R.Sigefroi/Bock Montée de Clausen” Eski Şehrin en güzel köşelerinden biridir. Bu alanda kilisenin dışında 1745 yılında Habsburg İspanyası döneminde kayaların içine açılan tünelin “Casemates du Bock” girişi bulunur. Tüneli rehberli turla mart- kasım ayları arasında gezebilirsiniz. Bölgede ayrıca 1684-1688 yılları arasında “Maréchal Vauban” tarafından yapılan kaleden kalan kalıntılar “Dent Creuse”; 963-1556 yılları arasında Lüksemburg dük ve kontları tarafından Bock Kayalığı üzerinde inşa edilen kale kalıntıları “Monument du Milenaire (Milennum Monument)” bulunur. R.Sigefroi/Bock Montée de Clausen aynı zamanda Eski Şehri Alt Şehir’de “Plateau Altmünster” üzerinde yer alan Clausen bölgesine bağlar. Köprü üzerinden inanılmaz güzel Grund ve Üst Şehir Manzarası seyredebilirsiniz.
Alzette Vadisi’nin tabanındaki “Grund”, “Clausen” ve “Pfaffenthal” şehrin en eski bölgelerdir. Clausen bölgesi’nde; tarihi evler ve geçmişte bölgeyi çevreleyen kaleden kalan “Tour Malakof” ve bazı kale kalıntıları bulunur. “Grund”; “Wenceslas Duvarı (Mur de Wenceslas)” kalıntıları, nehir kenarındaki pastel renkli tarihi evleri, “Saint Jean Baptiste”, ve “Abbaye de Neumünster” kiliseleri ile çok güzel bir görünüme sahiptir. Grund bölgesinden tepedeki kayaların üzerindeki Esprit Kalesi inanılmaz görkemli görülmektedir. Grund sokaklarında gezmek, şehrin, vadinin tabanından kat kat yükselişini görmek, vadinin sert kayalarını ve bu kayalara yapılmış kalelerin kalıntılarını seyretmek, yemyeşil vadi içinde yürümek inanılmaz keyiflidir. Alzette Vadisi’nin tabanından viyadükler, kırmızı renkli Charlotte Köprüsü, Kirchberg Platosu ve Üst Şehir çok güzel görülmektedir. Charlotte Köprüsü’nün altındaki alanda yer alan Plaffenthal bölgesindeki Maréchal Vauban tarafından yapılan “Tours Vauban” Alt Şehir’deki tarihi yerlerden bir diğeridir.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Bu yazı Lüksemburg Büyük Dükalığı’na yaptığım seyahat sırasında gördüğüm yerler, edindiğim izlenimler, rehberimiz Şiyma Aksekili’den edindiğim bilgiler ve aşağıda yer alan kaynaklardan yararlanılarak hazırlanmıştır.
City of Luxembourg, Tourist Guide, ( Ed: G. Binsfeld ), 2007, ISBN: 978-2-87954-137-2.
The Rough Guide, Belgium & Luxemburg (Ed: M.Dunford - P.Lee), 1997, ISBN: 1-85828-427-9.
Thill.S.A., A Walk Through Luxembourg..
http://tr.wikipedia.org/wiki/Lüksemburg
http://www.visitluxembourg.com
http://www.lcto.lu/en
SEYAHATLER

Avusturya Cumhuriyeti; Orta Avrupa'nın güneydoğusunda yer alır. 83.858 km² yüzölçümüne sahiptir. Batıda Liechtenstein ve İsviçre, güneyde İtalya ve Slovenya, doğuda Macaristan ve Slovakya, kuzeyde Almanya ve Çek Cumhuriyeti ile komşudur.

Bosna Hersek 51.147 km² yüzölçümüne sahip bir Balkan ülkesidir. Ülke; kuzey, batı ve güneyde Hırvatistan, doğuda Sırbistan, güneyde Karadağ ile komşudur. Ülkenin kuzey bölgesi “Bosna”, güney bölgesi “Hersek” olarak tanınır.

Singapur Güneydoğu Asya’da yer alan bir ada devletidir. Malakka Boğazı ve Güney Çin Denizi arasında Malakka Yarımadası'nın güneydoğu ucunda yer alır. Kuzeyde Malezya'nın Johor Eyaleti, güneyde Endonezya'nın Riau Adaları ile çevrilidir. Anakaradan Johor Boğazı ile ayrılır. Malezya’ya iki uzun köprü ile bağlanır. Güneydoğu sahilindeki 63 küçük ada ile birlikte yüzölçümü yaklaşık 682 km2 civarındadır. Dünyanın en küçük yirmi ülkesinden biridir.

Fas Krallığı, kuzeybatı Afrika'da yer alan Arap ülkesidir. İspanya’dan Cebelitarık Boğazı ile ayrılır. Akdeniz ve Atlantik Okyanusu'na kıyısı olup, Afrika'nın Avrupa'ya yaklaştığı uçta, Avrupa’ya 14 km uzaklıktadır. Afrika'nın en ucundaki “Tangier” şehri Fas'a, Fas topraklarındaki “Ceuta” ve “Melilla” İspanya'ya aittir. Yüzölçümü 446.550 km2, güneyinde hak iddia ettiği,1975'ten beri yönettiği Batı Sahra dahil edilirse 710.850 km2 ‘dir.
Copyright 2010. Privacy Policy | Terms of Use | XHTML | CSS
Design by MEHMET KEREM PALA
>